Bebeklerde atopik dermatite karşı etkili öneriler
Dünya genelinde en sık görülen kronik bir deri hastalığı olan Atopik dermatit (Atopik Egzama) ilk belirtilerini bebeklik döneminde göstermesiyle biliniyor. Prof. Dr. Ertuğrul H. Aydemir, kızarıklık ve kaşıntı gibi egzamanın tetikleyici unsurlarına dikkat çekerek, bebeklerin cildini korumak için önemli ipuçları veriyor.
Bebeklerde sıkça karşılaşılan Atopik dermatit (Atopik Egzama) kalıtsal olduğu bilinen bir egzama türüdür. Ebeveynlerin ikisinde birden atopik egzama varsa bu rahatsızlığın bebeklerde de görülme ihtimali yüzde 50’nin üzerine çıkmaktadır. Bazı tetikleyici unsurlarla şiddeti artabilen bu deri rahatsızlığının ilk belirtileri bebeklerde bir yaşını doldurmadan görülebiliyor. Prima Uzman Kurulu Üyesi Dermatolog Prof. Dr. Ertuğrul H. Aydemir, bebeklerin cildini egzamanın olumsuz etkilerinden ve ataklarından korumak için pratik önerilerde bulunuyor.
İLK BELİRTİLERE DİKKAT EDİN
İlk belirtiler, bebeklerde genellikle yanaklarda palyaço makyajını andırır biçimde kırmızı, hafif şiş, üzeri kuru ve ince kepekli yamalar şeklinde kendini gösterir. Atak dönemlerinde daha fazla şişme ve sulanma görülebildiği gibi kaşıntı da olabilir. Şiddetli ataklarda ise kollar, bacaklar ve gövdede de benzer kızarıklıklar ve kaşıntılı belirtiler ortaya çıkar. Bu alanlar özen gösterilmediğinde kolayca mikrop kapabilir ve bu da kaşıntının ve egzamanın şiddetini artırmasına neden olur.
BEBEKLERİN BANYOSU SIK YAPILMALI AMA KISA SÜRMELİ
Atopik dermatiti tetikleyen nedenler arasında bebeklerin cildini aşırı sabunlama, keseleme, alkol içeren kolonya benzeri ürünlerin kullanımı ve bebeğin fazla terlemesi sayılabilir. Ancak Prof. Dr. Ertuğrul H. Aydemir, en sık görülen ve kolayca gözden kaçabilen nedenlerden birisinin de yünlü giysiler olduğuna dikkat çekiyor. Giysilerdeki yün liflerinin çok fazla tahrişe neden olduğunu söyleyen Prof. Dr. Aydemir, bu liflerin kaşıntıyı da artırabileceğini belirtiyor. Sentetik giysiler de bebekleri terleterek, kaşıntıyı artıracağından bebek kıyafetlerinde pamuklu kumaşların tercih edilmesi öneriliyor.
Bebeklerin cildinin çok kuru olması da kaşıntıyı tetikleyebiliyor. Bebeklerin yıkanma sıklığı konusunda değişik görüşler olduğunu söyleyen Prof. Dr. Ertuğrul H. Aydemir, ebeveynlere bebeklerini sık (her gün gibi) ve ılık suyla yıkamalarını öneriyor. Bebek kurulandıktan sonra, 2-3 dakika içerisinde cildine iyi bir vücut nemlendiricisi sürülmesi de bebeklerin cildinin kuru kalmamasını sağlayarak kaşıntıyı önlüyor. Ancak banyo uygulamasının kısa sürmesi, bebeğin yıkandığı suyun ılık olması ve bebekleri sabunlama işleminin de uzun tutulmaması gerekiyor.
Egzamanın şiddetlenmesinde yiyeceklerin etkisi de çok tartışılan konuların başında geliyor. Bebeklerin ilk 2 yaş aralığında yediklerinin egzama üzerinde sınırlı etkileri olsa da, annelerin bebeklerinin yediklerine nasıl tepkiler verdiğini gözlemlemesi öneriliyor.
BEBEKLERİN BEZ BÖLGESİ KURU OLMALI
Bebeklerde cildin idrar ya da dışkıyla teması tahrişi artıracağı için yeni geliştirilen, emici kanal teknolojisine sahip, nefes alabilen bebek bezlerinin kullanımı da problemin etkilerini azaltıyor. Sıvıyı emen ve hapseden, daha fazla kuruluk sağlayan bebek bezleri bez bölgesini kuru tutarak tahrişi önlüyor.
DERMATOLOG TAVSİYESİ ALINMALI
Atak dönemlerinde tedavi için muhakkak bir dermatoloğa başvurulması öneriliyor. Ailelere internetten edindikleri bilgilerle ya da eş dost önerileriyle ilaç kullanmamalarını, özellikle de bir dermatolog denetimi olmadan asla kortizon içeren ürünler denememelerini öneren Prof. Dr. Ertuğrul H. Aydemir, egzamanın genellikle 2 yaşın sonuna doğru kendiliğinden kaybolduğunu daha sonra ise şekil değiştirerek devam edebildiğini veya tamamen yok olabildiğini belirtiyor.